2016 yılında borsanın bir arpa boyu bile yol alamayacağını düşünenlerin sayısı o kadar fazla ki; bir umut beslemek çok zor hale geldi. Geçen yıla göre daha çalkantılı ve kötü bir yıl yaşanacağı beklentileri, artık şaşırtmıyor bile. Yatırımcılar kendini kötüye hazırlıyor, uzun vadede güvenli yatırımın yollarını artıyorlar. Altın, dolar ve borsada yaşanan umutsuzluk, güvenli liman talebini hangi yöne çekecek, belirsizliğini koruyor.
Geçtiğimiz yılın sonlarına doğru Borsa İstanbul’un 2016 yılında kaderinin, yabancı yatırımcı elinde olduğu tarzında yorumlar yapıldı. Borsada % 60 civarında hisse senedini elinde bulunduran yabancı yatırımcının, satışa geçmesiyle birlikte BIST 100 endeksinde ciddi satışlar meydana geliyor. 2000 – 2015 yılları arasında yabancı yatırımcıların gerçekleştirdiği satışlar nedeniyle borsanın % 13 ila % 51 arasında kayıplar yaşandı. Ellerinde bu kadar fazla hisse bulundurmaları ve borsadan çekilmeleri, doğal olarak yerli yatırımcının da portföyünde aynı yolu izlemesine neden oluyor. Satışların artmasıyla birlikte borsada büyük düşüşler görüyoruz.
2015 yılı tam olarak yabancı yatırımcıların Borsa İstanbul’da izledikleri hareketler çerçevesinde yaşandı. Seçimler, operasyonlar, terör, ülke ilişkileri ve FED etkileri ile yabancı yatırımcı borsayı terk etmeye başlayınca, rekor düşük seviyeleri gördük. 2016 yılı finans piyasaları riskleri arasında bu faktörler hala yer alıyor. Bu nedenle bu yılda da borsada satışların hakim olacağı, düşüşlerin yaşanmaya devam edeceği yorumları geliyor.
2016 Yılında Yabancı Yatırımcı Nasıl Hareket Eder?
Geçtiğimiz yıl borsaya yön veren yabancı yatırımcılar, 2016 yılında da aynı etkiye sahip olabilir. Bilindiği gibi yabancı yatırımcı girişinin artması, yerli yatırımcının da harekete geçmesini sağlıyor ve borsaya artan talep fiyatlar ile endeksi yükseltiyor. Yabancı yatırımcının, 2015 yılında izlediği yolu, 2016 yılında da izlemesi durumunda, borsaya satış gelmesine neden olacaktır. % 60 gibi büyük bir paya sahip olan yabancı yatırımcılar, Borsa İstanbul’da ciddi satışların görülmesine neden olabilir.
Borsada 2015 yılında yaşananlara olumlu bir bakış açısı getirildiğinde ise üst üste yaşanan satışlar sonrasında, 2016 yılında satışların durarak yerini alıma bırakması ihtimali de bulunuyor. Geçmiş yıllar değerlendirildiği zaman 98 krizi ve bir öncesi yılda ardı ardına satışların geldiği görülüyor. Ayrıca üst üste iki yıl Türk lirası bazında BIST 100 endeksinin değer kaybetmediği de gerçekler arasında bulunuyor. Aynı zamanda endekste aşırı dalgalanma görülmesi durumlarında, yabancı yatırımcıların alım yaparak maliyetlerini düşürmek ve karlılıklarını koruma yönünde hareket ettikleri de biliniyor.
İyimser düşünceler ise borsanın alıma dönerek yükselebileceği yönünde umut vadediyor. Geçtiğimiz yılın kazandıranı teknoloji sektörü oldu. Endeks % 15 oranında düşerken teknoloji hisselerinin getirisi % 42 seviyelerindeydi. Aynı zamanda 13 hissenin yer aldığı sektörde kaybettiren bir hisse olmaması da dikkatlerden kaçmıyor. Bu hisseler arasında % 50’nin üzerinden değer kazanan hisseler bile olması, 2016 yılında gerçekleşmesi beklenen teknolojik hamlelerle endekse etki edebileceği söyleniyor.
Borsada Uzun Vadeli Yatırım Zamanı mı?
İlk başta büyük umutlarla beklenen 2016, Ocak ayının geride kalmasıyla birlikte dipleri görmeye devam etti. Hisselerin fazlasıyla ucuzlamış olması ise portföy oluşturmak için bir fırsat olarak görülüyor. Analistler ise orta ve uzun vade düşünen yatırımcılar için borsanın ‘yatırım yapılabilir’ durumda olduğunu belirtiyor. Elbette bunu yaparken fazlasıyla dikkat edilmesi gerektiği konusunda da uyarı da bulunuyorlar. 2016 yılında borsa ne olur soruları, umutsuzca cevaplansa bile ucuzlayan fiyatlar uzun vadede karlı görünüyor.
Borsa İstanbul 100 endeksinin 2009 yılından bu yana dolar bazında gördüğü en düşük seviyeleri gördüğü biliniyor. Buna rağmen endeksin, gelişen ülkeler endekslerine kıyasla daha güçlü seyrettiği görülüyor. BIST 100 endeksinin koruduğu güçlü seyir nedeniyle analistler, orta ve uzun vadede hisse senedi portföyü oluşturmak isteyenler için iyi bir dönem yaşandığını dile getiriyor. 2016 yılında güçlü rallilerin görülmeyecek olması, var olan düşük fiyatlardan yapılacak maliyetlerin, endeks üzerinde güçlü tepkiler oluşturarak avantaj sağlayabilecek.
Endeksin 2016 yılında % 4 büyümeyi yakalaması durumunda iyi seçilmiş bir portföyün, enflasyonun üzerinde kazanç sağlayabileceği belirtiliyor. Aynı zamanda küresel risk algısının 2015 yılı sonrasında oldukça arttığı ve 2016 yılının da benzer şekilde olacağı konusunda hemen herkes aynı düşünceye sahip. Bu yüzden uzun vadeli yatırımların hisse senedi bazında dikkatli seçimler yapılarak güçlü görünen şirketlerin hisselerinin seçilebileceği belirtiliyor.
Gelişmekte olan ülke hisse senedi piyasalarına göre ucuz olan BIST 100 endeksinde alım için 68 bin – 72 bin 500 aralığının değerlendirilmesi gerektiği öneriliyor. Borsa İstanbul’da 85 bin seviyelerinden 63 bin seviyelerine kadar yaşanan gerileme, hisseler için alım fırsatı doğursa da yurt dışı piyasalarının yakından izlenmesi oldukça önemli.
BIST 100 Endeksi Hangi Seviyeleri Görür?
Borsa İstanbul’da 2016 boyunca en yüksek 90 bin, en düşük 60 bin seviyelerinin görülebileceği belirtiliyor. Elbette bu oldukça geniş bir aralık ve herkesin tahmin edebileceği seviyeler. Bunların yanında 70 bin seviyelerinde yani şimdiki seviyelerinde genel bir seyrin hakim olması da söz konusu olacağa benziyor.
Bildiğiniz gibi FED’in izlediği para politikası ve faizleri ne zaman, hangi aralıklarda artıracağı konusu oldukça önemli. FED’in faiz artırımını beklediği kadar kolay devam ettiremeyecek olması, doları sakinleştirebilir ve bu sayede gelişen piyasalara yönelik fon akımları da canlanabilir. Gelişen piyasalarda değerlemelerin cazip yerlere gelmesindeki etkenler; Türkiye’de büyümenin % 4 seviyesine çıkabilecek olması, düşük petrol fiyatları, Çin hassasiyeti, yenilenen Avrupa Birliği çıpası şeklinde sıralandırılıyor.
İlginizi Çekebilir: 2016 Yılında Dolar Fiyatları Ne Olur?
Yurt dışında FED’in faiz artırımlarının uzun bir süre bekletileceğine dair sinyallerin oluşması, petrol fiyatlarının 40 dolar seviyesini görmesi ve Çin yuanındaki dip oluşturma çabası tamamlanmadan herhangi bir rallinin kalıcı olması beklenmemeli. Bu nedenle yatırımcılar, hızlı hareket edebilmeli. Yurt içinde ise enflasyon ve faizlerde düşüş takip edilmeli. Türkiye’nin 5 yıllık CDS priminin kritik seviye olan 265 eşik seviyesinin altında kalıcı olması ve tutunması, Borsa İstanbul’daki havayı iyimserleştirebilir. 2016 yılının genelinde borsada 82.000 seviyelerinin üzerindeki pozisyonların azaltılabilir olması, 65 bin seviyelerinde ise daha yüklü şekilde pozisyon alınabileceği biliniyor.
2016 Yılında Borsa İstanbul’da Öne Çıkabilecek Hisseler
2016 yılının ilk aylarında, petrol, Çin, FED ve Avrupa bankalarıyla ilgili belirsizliklerin yaşanacak olması, yeni dip seviyelerin görülmesine de neden olabilir. Bu kapsamda, öngörülen büyüme potansiyelinin değerlendirileceği ve başta Avrupa olmak üzere ihracat potansiyeline sahip sektörlerin, uzun vadede yatırımcının ilgisini çekeceği belirtiliyor. Bu nedenle de bankacılık sektörü başta olmak üzere otomotiv, gıda, perakende, inşaat, petrol ürünleri, telekom, bilişim teknolojileri ve havacılık sektörünün ön plana çıkması bekleniyor.
Tavsiye Ederiz: 2016 Yılının Öne Çıkan Yatırım Yapılabilecek Hisse Senetleri
2016 yılında bankacılık sektöründe görülen sıkı regülasyonların bir miktar yumuşaması beklentisi de yakın vadeden başlayıp kredi büyümesinin artması yönünde bir beklentinin oluşmasına neden oluyor. Bu noktada portföy oluşturmak isteyenlerin, uzun vadeyi tercih etmesi gerekiyor. Aynı zamanda sert dalgalanmalara da hazırlıklı olmaları, küresel risk iştahının daraldığı dönemlerde söz konusu olabilecek zararları hesaba katabilmeleri gerekiyor.
BIST 100 Endeksinde 70 Bin Altı Seviyeler için Önerilen Portföyler
Orta ve uzun vadeli yatırım düşünen yatırımcıların, 70 bin ve altı seviyelerde, portföy oluşturabileceği belirtiliyor. Otomotiv, beyaz eşya, gayrimenkul yatırım ortaklığı, petrokimya gibi sektörlerin ön planda olduğu görülüyor. Otomotiv sektöründe devam eden yatırımlar, ihracatın güçlü seyretmesi önemli bir kriter. Aynı zamanda beyaz eşya sektöründe hammadde fiyatlarının düşmesi ve ana ihracat merkezinin Avrupa’da yaşanan toparlanma ile öne çıktığı biliniyor. Siyasi belirsizlik yüzünden gayrimenkul yatırım ortaklıklarında ertelenen yatırımların, tekrar devreye girecek olması da sektörü önce çıkarıyor.
Borsa İstanbul’da mevcut seviyelerde hisse senedi seçiminde oldukça dikkatli olunması gerekiyor. Yapılacak yatırımda, endeksin zaman zaman düşmesinden etkilense bile orta ve uzun vadede kazanç sağlayacak bir portföy oluşturulması oldukça önemli. Hisse senedi seçimi yapılırken şirket yönetiminin araştırılması, şirketin düzenli kar sağlaması, karlılığın düzenli artırılması ve temettü dağıtımı, yatırım ile beklentilerin hisse senedi fiyatını destekliyor olması gerekiyor. Bu kriterlerin göz önüne alınarak seçimin yapılması, yatırımda başarı eldesi için son derece önemli görülüyor.
Borsa İstanbul’da Fiyatlar Cazip mi?
Borsa İstanbul’da pozitif bir seyrin hakim olması için endeksin 72.500 seviyesinin üzerini görmesi gerektiği söyleniyor. Uzun vadeli yatırım düşünen yatırımcıların, güçlü temel görünüme sahip ve hikayesi bulunan sektörlere yönelmesi öneriliyor. Özellikle perakende, havacılık sektörüne ait holdinglere yatırım yapılabileceği belirtiliyor. Yeni bir portföy oluşturmak isteyen yatırımcıların ise uzun vadeli bir portföy oluşturmaları gerekiyor.
2016 yılında seçilebilecek hisselerin, sağlam, güçlü temettü verimi ve hikayesi olan, yükseliş vadeden şirketlere ait olduğu belirtiliyor. Endekste fiyatların oldukça cazip olduğu ve volatilitenin göz önünde bulundurulması gerektiği söyleniyor. Yatırımcıların, borsada hemen likide dönme mantığında işlem yapmamaları gerekiyor.
