Borsa Zenginleri: Dünyaca Ünlü Milyarderler

Söz konusu para olunca hep daha fazlasını isteriz. Daha iyi bir ev, lüks bir araba, en güzel kıyafetler, bitmeyen seyahatler… Tüm bunların kilidini “zenginlik” denen o anahtar açar. İçeriğimizde servetini borsadan kazanmış dünyaca ünlü milyarderleri tanıyacağız;

Bir gün çok zengin olma hayaliyle yaşamayan kimse neredeyse yoktur. Çok eski zamanlardan beri insanlar hep daha fazla para kazanma yollarını aramış, kimileri sahip olduklarıyla tarih yazarken kimileriyse amacına ulaşamamıştır.

İşte, bildiğiniz üzere borsa; doğru hareket ettiğinizde ayaklarınızın altına tonlarca para serebilecek bir piyasadır. Bunun yanında eğer gerekenleri uygulamaz ve hatalar yaparsanız tüm varlığınızı elinizden alabilecek olması bir diğer ihtimaldir.

Günümüzde dünyanın en zenginleri listesine adını altın harflerle yazdıran çoğu ünlü kişi, bunu borsa sayesinde yapmıştır. Bu kişiler hem borsada ilham alınacaklar olarak parmakla gösterilmiş hem de paralarını en iyi şekilde yönetmeyi başarmışlardır. İşte, servetini borsadan kazanarak dünyanın en zenginleri arasına girmiş o isimler;

Warren Buffett

Amerikalı iş adamı Warren Buffett, hiç şüphesiz borsa dendiğinde ilk akla gelen isimlerdendir. Kendisi, borsa zenginleri listesinin önde gelenlerinden ve 20. yüzyılın en önemli yatırımcılarındandır. Forbes Dergisi’nin “2008 Milyarderler Listesi”ne 62 milyar dolarlık servetiyle girmiştir.

Forbes’in “Dünyanın En Zengin İnsanları” adlı listesinde 3. Sırada yer almaktadır. 2020 yılının Mart ayı itibarıyla 82,5 milyar dolarlık serveti bulunmaktadır. Onun her bir sözü borsaya gönül verenlere adeta ilham kaynağı olmuştur. Şimdi, bu milyarderin hayatına kısaca bir göz atalım;

Tam adıyla Warren Edward Buffett, 30 Ağustos 1930’da Nebraska’da doğmuştur. Henüz çok küçük yaşlarda finansal piyasalara merak salan Buffett, borsanın en önemli yüzlerinden biri olacağını o zamanlardan belli etmiştir.

6 yaşında küçük bir çocukken büyükbabasının bakkal dükkanını işletmeye koyulmuş, burada sattığı 6’lı kola şişelerinin her birinden 5 cent kar ederek hayatının ilk kazançlarını elde etmiştir.

11 yaşına geldiğinde hisse senedi piyasasına hakim olmaya başlamıştır. Yaşıtları oyun çağındayken o, bunları düşük fiyattan alıp yüksek fiyatlardan satma başarısını dahi göstermiştir.

Babası da borsa simsarı olan Buffett, bir süre onun yanında çalışarak kendini iyice geliştirmiştir. Parayı başarılı bir şekilde yöneten Buffett, bir süre sonra alıp sattığı hisse senetlerinin ilerleyen yıllarda daha fazla yükseldiğini keşfetmiş, böylelikle yatırımlarını uzun vadeli yapması gerektiği bilincine ulaşmıştır.

Liseden mezun olmasının ardından üniversite eğitimi almak istemeyen Buffett, babasının ısrarları üzerine Pennsylvania Üniversitesi’ne bağlı Wharton Business School’da eğitim almıştır.

Omaha’ya 2 yıl sonunda dönmek zorunda kalmış ve sıkı çalışmaları sonucunda 3 yılda University of Nebraska – Lincoln’den mezun olmayı başarmıştır.

Eğitimlerini genel olarak ticaret alanında yoğunlaştıran Buffett, ünlü analist Benjamin Graham profesörlüğünde çalışmış ve 1951 yılında yüksek lisansını tamamlamıştır. Buffett, eğitimleri bittiğinde Wall Street’te çalışmak istemiş fakat yine babası ve Benjamin Graham’ın ısrarları sonucunda o yıllarda Nebraska’ya geri dönmek zorunda kalmıştır.

Bir süre sonra borsa simsarı olarak görev yapmıştır. Konuşma dersleri alarak Nebraska Üniversitesi’nde yatırım ilkeleri derslerini vermiştir. Ünlü analist Graham’ın yaptığı iş teklifi üzerine Buffett, onunla birlikte 2 yıl çalışmıştır.

Buffett,1956 yılında ilk yatırım ortaklığı olan Buffett Associates Ltd.’yi kurmuştur. Ardından 1962 yılında Berkshire Hathaway dahilinde Buffett Partnership’in temellerini atmıştır. Başlarda karşılaşmış olduğu talihsizliklere rağmen Berkshire Hathaway günümüzde dünyanın ikinci en büyük holding şirketidir.

Şu anda 89 yaşında olan Buffett, 2006 yılının Haziran ayında yatırım şirketinin 10 milyon adet ve yaklaşık 31 milyar dolar değerindeki hisse senedini Bill ve Melinda Gates Vakfı’na devrederek, ABD’de şimdiye kadar görülen en büyük bağışı yapan kişi olmuştur.

Söz konusu bu vakıf dünya çapında AİDS, verem ve sıtma gibi hastalıklara karşı mücadele vermektedir. Buffett, 2012 yılının Nisan ayında prostat kanserine yakalanmıştır.

George Soros

George Soros, Forbes Dergisi’nin “Dünyanın En Zengin İnsanları” adlı listesinde 178. Sırada yer almaktadır. Paraların yerini değiştirip, fiyatın düşük olduğu yerden alıp yüksek olduğu yerde satan yani “ilk arbitrajı yapan kişi” olarak da bilinmektedir. Şimdi, borsanın önemli isimlerinden Soros’un hayatına kısaca bir göz atalım;

Macar ve Yahudi asıllı olan George Soros, 1930 yılında Macaristan’ın Budapeşte kentinde doğmuştur. 9 yaşındayken Nazi İstilası’na uğramış ve ailesiyle birlikte zor zamanlar geçirmiştir.
Oxford Üniversitesi’nde ekonomi eğitimi almıştır. Kısa bir süre Avusturyalı profesör Karl Popper’ın öğrencisi olmuştur.

Yaptığı yardım ve bağışlardan ötürü birçok kişi tarafından hayırsever olarak bilinse de bazı kesimler onun bu yardımlarının altında siyasi çıkarlar yattığını düşünmektedir. Parasal gücünü kullanarak ülkelerin iç işlerine ve siyasetine müdahale etmekle suçlanmış ve kendisi de bunu reddetmemiştir.

Soros, Buffett kadar sevilen bir isim değildir. Borsa dünyasının bu ünlü yüzü Türkiye’de de pek çok faaliyette yer almıştır. 2006 yılı itibariyle 5 yıl boyunca 8 milyon Amerikan doları harcadığını açıklamıştır. Açık Toplum Enstitüsü’nün kurucusudur.

Soros Fund Management şirketinin de sahibi olan Soros, 1970 yılında Quantum Vakfı’nın kuruluna Jim Rogers ile birlikte ortak olarak vakfın servetinin artmasını sağlamıştır. Söz konusu bu şirket 28 yıllık tarihiyle dünyanın en yüksek performanslı yatırım şirketi konumundadır.

Kendi başına bir uluslararası yatırım fonu kurmuş ve dudak uçuklatan servetini de bu sayede kazanmıştır. 1992 yılındaki Kara Çarşamba olarak bilinen ekonomik kriz Soros’a bir günde 1 milyar dolar kazandırmıştır. Bu olayın ardından “İngiliz Bankalarını Soyan Adam” olarak anılmıştır.

Soros, açık toplumlar konusu üzerine çok sayıda çalışma yürütmüştür. Bundan dolayı da 1995 yılında Bologna Üniversitesi onu “Laurea Honoris Casua” ödülüne layık görmüştür.

82 yaşında 3. Evliliğini yapan Soros, kendisinden tam 41 yaş küçük sevgilisi Tamiko Bolton ile dünya evine girmesiyle konuşulmuştur. Kendisinden genç kadınlara ilgili olan bu ünlü yatırımcı, son evliliğinde sözleşme imzalamıştır. Anlaşmaya göre servetinin büyük bölümünü hayır kurumlarına bağışlayacaktır.

2020 yılının Mart ayı itibarıyla halihazırda 8,3 milyon dolarlık serveti bulunan bu isim, finans dünyasında başarılı bir şekilde yönettiği parası sayesinde bugünkü konumuna ulaşmıştır.

Mark Mobius

“Yatırım Gurusu” lakabıyla bilinen Joseph Bernhard Mark Mobius, 17 Ağustos 1936’da ABD’de dünyaya gelmiştir.

Templeton Emerging Markets Group’un yöneyim kurulu başkanlığını yürütmüştür. Sıkça altın fiyatlarına ilişkin yaptığı yorumlarla gündeme gelir. Türkiye ekonomisinin yatırım yapmak için oldukça elverişli olduğu yönünde bir konuşma yapmıştır.

Jim Rogers

19 Ekim 1942 Baltimore doğumlu olan James Beeland Rogers Jr., Yale Üniversitesi’nde tarih eğitimi almıştır. 1966 yılında Oxford Üniversitesi’nin felsefe, politika ve ekonomi bölümünde de ikinci lisans eğitimini tamamlamıştır.

Quantum Fonu’nda George Soros ile birlikte yer aldıktan sonra 1970’li yılların sonunda fondan ayrılarak kendi fonunu kurmuştur. Rogers, Quantum Fonu’na 10 yılda 42 kat büyüme sağlamıştır. Aynı zamanda Rogers International Commodities Index (RICI) kurucusudur.

Borsa dünyasının bu önemli ismi, dünya çapında birçok önemli sempozyuma katılmış ve burada dünya ekonomisi, ülkelerin geleceği ve ekonomik veriler hakkında konuşmuştur. Bir konuşmasında tarımla uğraşan yatırımcıların oldukça zengin olacağını iddia etmiştir. Bu düşüncesini 2012 yılının Mayıs ayında Forbes’a verdiği bir röportajda şöyle ifade etmiştir;

Televizyon kanalları ve gazetelerde bilgilerini insanlarla paylaşan Rogers, yatırım yapma fikri için Türkiye’yi değerlendirdiğini söylemiştir. Bu bakımdan Türkiye’nin avantajlı bir konumda olduğunu belirterek ülkemizi övmüştür.

Bir dönem G20 zirvelerinin zaman kaybından başka bir şey olmadığını öne sürmüştür. 2013 yılında en düşük seviyelerini gören altının gelecek 10 yıl içinde aşırı değerleneceği yönünde bir tahmin yürütmüştür. Rogers’ın geçmiş yıllarda yürüttüğü bir diğer tahmini ise Euro Bölgesi’nin uzun yıllar boyunca krizle mücadele edeceği yönünde olmuştur.

John Paulson

14 Aralık 1955’te New York’ta doğan John Alfred Paulson, dünyanın en ünlü altın yatırımcılarından biridir. Tıpkı listemizde yer alan diğer milyarderler gibi borsadan ciddi anlamda bir servet kazanmıştır. Paulson & Co. adlı yatırım şirketinin sahibidir.

1980 yılında Harvard Üniversitesi’nin İşletme bölümünden mezun olmuştur. Forbes Dergisi’nin 2019 yılında oluşturduğu “En Zengin 400 Amerikalı” listesinde 168. Sırada yer almaktadır. 2020 yılının Mart ayı itibarıyla 4,2 milyon dolarlık servete sahiptir.

Paulson, 2013 yılında altında görülen ciddi düşüşlerin ardından servetinin büyük bölümünü kaybetmiştir. İlginçtir ki bu olaydan önce, dünya genelinde finansal sistemin çökmesiyle milyonlarca yatırımcı zarara uğrarken o servetine 20 milyar dolat katmayı başarmıştır. Bu durum büyük şaşkınlık yaratmıştır çünkü büyük şirketler dahi zarar ederken Paulson karlarını artırmayı sürdürebilmiştir.

Hayret uyandıran kazançlarından ders çıkarmayı da ihmal etmeyen Paulson, bunları herkesle paylaşmayı da ihmal etmemiştir. İşte, onun önerilerinden bazıları;

• Uzman görüşlerine dahi şüpheyle yaklaşın.
• Mutlaka bir çıkış stratejisi belirleyin.
• Yeni finansal araçlar konusunda kendinizi geliştirin.
• Sigorta yaptırmanın önemli olduğunu unutmayın.

Jordan Belfort

“Para avcısı” ya da “Wall Street Kurdu” olarak tanınan Jordan Belfort, 9 Temmuz 1952’de New York’ta dünyaya gelmiştir. Küçük yaştayken deniz ürünleri sattığı bir işletme kurmuştur. Ardından hisse senedi alım satımlarıyla ilgilenmiştir.

Kendi kurduğu Stratton Oakmont adlı yatırım şirketi ile sağlam bir servet elde etmiştir. Burası hem yatırım yapıyor hem de yatırımcıları dolandırıyordu.

Şirketin yasalara aykırı bu durumu ortaya çıkınca ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu devreye girdi ve faaliyetlerini durdurmaya çalıştı. Bir dönem ciddi miktarda para cezası aldı.

Son dönemlerde yeni şirketi Straight Line’ın başında olan Belfort, eskiden yaptığı kötü davranışlardan artık uzak durduğunu söylemiştir. Hatta bununla ilgili olarak “Ben artık hayırsever birine dönüşmüş bir kurdum” demiştir.

Hetty Green

21 Kasım 1834’te ABD’de dünyaya gelen Hetty Green, dünyanın en ünlü borsacılarından biridir. Aşırı tutumlu ve cimri olduğu bilinmektedir. Hatta kendisi bu özelliklerinden dolayı Guinness Rekorlar Kitabı’na girmeyi başarmıştır.

Henüz 6 yaşında küçük bir çocukken finans dünyasına merak salan Green, 8 yaşındayken ilk banka hesabını açtırmıştır. Ekonomi, finans ve matematiğe duyduğu ilgi yaşı büyüdükçe daha da artmıştır.

21 yaşındayken babasının ölümüyle sarsılan Green, ondan kalan 7,5 milyon dolarlık serveti oldukça akıllıca bir yöntemle değerlendirmiştir. Babasından kalan parayı ülkesinin borsası Wall Street’te hisse senedi alıp satarak kat kat artırmıştır.

Ucuz fiyattan hisse senedi alıp pahalıdan satan Green, zamanla borsada öyle başarılar göstermiştir ki bugün isminin yanında yer eden lakabının sonuna kadar hakkını vermiştir.

İlerleyen yıllarda kendisi gibi borsacı milyarder Ned Green ile evlenince servetini taçlandırmış, fakat eşi Ned için durum pek de aynı olmamıştır. Finans konularındaki fikir ayrılıkları yüzünden başlayan huzursuzluklar, evliliklerinin bitmesine neden olmuştur.

Haddinden fazla cimri olan Wall Street Cadısı, oğlunun bacağı kırıldığında dahi doktora para vermek istememiş ve onun bu hareketi oğlunun bacağını kaybetmesine yol açmıştır.

Hayatı boyunca ısınmak ve giyinmek gibi temel ihtiyaçlara bile asla para harcamamıştır. Ölümü dahi cimriliğinden ötürü olan ünlü borsacı, 81 yaşındayken marketten bir şişe süt için pazarlık tartışmasına girmiş, buna dayanamayarak orada kalp krizi geçirmiştir.

Tüm servetini borsadan kazanan akıl almaz cimrilikteki Green, 1916 yılında öldüğünde arkasında bıraktığı mal varlığı ile ABD tarihine adını yazdırmıştır. Gerek cimriliği gerekse de dudak uçuklatan serveti ile hala konuşulmaktadır.

John Templeton

Tam adıyla Sir John Marks Templeton, 29 Kasım 1912’de ABD’de dünyaya gelmiştir. Borsaya yaptığı yatırımlar ve buradan kazandığı servet adının Wall Street ile birlikte anılmasını sağlamıştır. 95 yıllık yaşamına “şövalye milyarder” olarak veda etmiştir.

1934 yılında eğitimini Yale Üniversitesi’nde tamamlamıştır. O zamanlarda merak saldığı poker oyunu onun finans dünyasına merakını artırmıştır. Mezuniyetinden 3 yıl sonra iş hayatının ilk durağı olan Wall Street, önemli tecrübeler kazanmasını sağlamıştır.

Dünya ekonomisi Büyük Buhran ile sarsılırken Templeton Avrupa’da yer alan şirketlerin hisse senetlerine yatırım yapma cesaretini göstermiştir. Üstelik bundan büyük bir kazanç sağlamıştır.

Oldukça tutumlu bir kişiliği vardır. Milyarder olması onu mütevazi yaşamından alıkoymamış ve hiçbir zaman paranın değiştirdiği kibirli insanlardan olmamıştır.

28 yaşındayken kendi fon şirketini kuran borsanın başarılı ismi, 1954’de kendi soyadını taşıyan fonu başlatmıştır. Kazançları kat kat artan Templeton, zamanla yüksek vergiler ödemekle sorumlu tutulmuş ve sırf bundan kaçmak için İngiliz vatandaşı olmayı tercih etmiştir.

1999 yılında Money Dergisi kendisine “Yüzyılın En Büyük Hisse Senedi Alıcısı” unvanını layık görmüştür. Oldukça hayırsever biri olan Templeton, yaptığı çeşitli bağışlardan dolayı 1987 yılında Kraliçe II. Elizabeth tarafından şövalye ilan edilmiştir. 2008 yılının Temmuz ayında hayata gözlerini yummuştur.

Dünyaca Ünlü Türk Borsa Milyarderleri

Türk borsa zenginlerinin en önde gelen isimleri deyince ilk akla gelen Cem Boyner’dir. Boyner Holding Yönetim Kurulu Başkanı, girişimci ve iş adamıdır. 10 yıl gibi bir sürede borsadan bir servet kazanmıştır. Vizyonerliği ile tanınır. Perakende sektörüne birçok ilk getirmiştir.

Cem Boyner, Türk Sanayicileri ve İş Adamları Derneği’nin (TÜSİAD) en genç başkanı unvanını elde etmiştir. Büyük servetinin önemli kısmını kendi zekasına ve sıkı çalışmasına borçludur.

Doğuş Holding‘in ve Garanti Bankası’nın yönetim kurulu başkanlığı görevinde bulunan Ferit Şahenk de Türkiye’nin en zengin iş adamlarından biridir. 2020 yılı itibarıyla 2,4 milyar dolarlık servete sahiptir. Fenerbahçe Spor Kulübüne finansal anlamda desteklerde bulunmuştur.

Türkiye’nin öde gelen borsacılarından biri olarak göstebileceğimiz bir diğer isim de Kör Sadık, namıdiğer Sadık Eratik’tir. Bir kaza sonucu görme yeteneğini kaybeden Eratik, 40 yılın üzerinde borsa deneyimine sahiptir.

Ünlü borsacı Eratik, borsa piyasasında yaptığı işlemlerden 100 milyon dolar civarında kazanç sağlamıştır. 2 milyon dolar tutarında sağladığı finansal destek ile Türkiye’nin en büyük göz hastanesinin yapımına öncülük etmiştir.

Gelelim Semahat Arsel’e… Türkiye’nin en zenginlerinden olan bu isim, Vehbi Koç’un kızıdır. Koç Holding yönetim kurulu üyesidir. 2020 yılı itibarıyla 2 milyar dolardır.

2012 yılının en zengin ismi seçilen Hüsnü Özyeğin de ülkemizin önde gelen milyarderlerindendir. Fiba Holding’in yönetim kurulu başkanıdır. Finans dünyasıyla yakından ilgilenen Özyeğin’in 2020 yılı itibarıyla 2,3 milyar dolarlık net serveti vardır.

Borsa dünyasının büyük isimlerinden biri de 26 yaşında milyarder olan Burak Sevindik’tir. Hisse senedi alıp satarak kazançlarını artıran bu isim, zamanının büyük kısmını borsaya harcayarak ününü dünyaya yaymayı başarmıştır.

Türk borsacıları ele almışken Abdülkadir Anıl’ı anmasak elbette olmazdı. Kendisi borsadan 1 günde 700 bin liralık kazanç elde etmiş ve bu başarısıyla adını tarihe yazdırmıştır.