Forex piyasasına getirilen 2017 – Şubat tarihli düzenleme sonrasında dolandırıcıların sayısında ciddi bir artış yaşandı. Kaldıraç oranlarının düşürülmesi ve başlangıç teminatının yükseltilmesiyle birlikte kendini forex firması gibi gösteren dolandırıcılar; bonuslar, hediyeler, yüksek kaldıraç ve düşük başlama ücreti gibi sözde imkanlarla yatırımcıları kandırmaya başladı.
Sizlerle bu düzenleme sonrasında yatırımcıların yabancı FX firmalarına yönlenip yönlenmeyeceği konusundaki yorumları paylaşmıştık. Yatırımcıların % 80’inin forexte kaybettiği ve bu nedenle şartların zorlaştırıldığı açıklandı. Şu anki durumu önceden gören uzmanlar yorumlarını yaptığında ise SPK, yurt dışı firmalarla işlem yapmanın yasal olmadığına dair kesin yorumlarda bulundu. Ama korkulan oldu ve büyük bir yatırımcı kitlesi yabancı firmalara yöneldi. Sonuçta, yine % 80 oranında yatırımcı kaybetti ve bu sefer herhangi bir hak iddia edemediler.
Bilinçsiz yatırımcılar, kendini forex firması olarak tanıtan dolandırıcıların sunduğu ödül ve hediyeler inanarak paralarını kaptırmaya başladı. Yani piyasaya getirilen düzenleme, bazı sorunları ortadan kaldırırken diğerlerini yüksek seviyeye getirdi. Ayrıca yatırımcının bilinçlenmesi adına herhangi bir girişimde de bulunulmaması, dolandırıcılık vakalarının artmasına neden oldu. Bazı uzmanlar; sorunun forex piyasası olmadığını, yatırımcının bilinçlenmesi gerektiğini söylüyorlar ve son derece haklılar.
Tüketici Başvuru Merkezi (TBM) Finans Komisyonu üyesi olan İslam Memiş, birikimlerini değerlendirmek isteyen yatırımcıların finans piyasalarında yüksek riskli tuzak gibi işlem yapanların bulunduğuna dikkat çekti. Bu kişilerin, küçük yatırımcıları yatırımlarını tehdit altına aldığına değindi. Bu konuda merdiven altı forex şirketlerine dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.
İslam Memiş, 2017 – Şubat düzenlemesiyle birlikte yasal olarak faaliyet gösteren birçok firmanın faaliyetlerini durdurmak zorunda kaldığını da dile getirdi. Düzenleme sonrasında dolandırıcıların, merdiven altı forex firmaları ile faaliyetlerini sürdürdüğünden de bahsetti.
Sizlere daha önce yurt dışı forex firmaları hakkında Türk vatandaşların şikayetleri ne yönde paylaşmıştık. SPK’nın düzenlemesi sonrasında bu dolandırıcılara gün doğdu. Bu merdiven altı şirketler, sosyal medya ve e-posta gibi ortamlardan yatırımcılara ulaşarak çeşitli vaatlerde bulunmaya başladılar. Para kazanma hırsı yüksek ve bilinçsiz yatırımcılar ise sözde imkanlara kanarak para yatırdılar. Sonuçta da bir kere kazandılarsa sonrasında hep kaybettiler. Yasal bir iş yapılmadığı için hak talep etme imkanları da bulunmadı.
Sermaye Piyasası Kurulu tarafından verilen lisanslara sahip olmayan sahte forex firmalarının ortaya çıktığını belirten İslam Memiş, kişilerin iletişim bilgilerini ele geçirdiklerini anlattı. Kişilere ve eski müşterilere kısa mesajlar, e-postalar, aramalar ve sosyal medyadan doğrudan iletişim gibi şekillerde ulaştıklarını söyledi. Yüksek kazanç elde etme umudu aşıladıklarını belirten Memiş, sonuçta kişilerin paralarını toplayıp dolandırdıklarını ifade etti.
Sahte forex firmalarının yatırımcılara; yurt dışında kayıtlı bir firma olduklarını, kendileriyle işlem yapılmasına herhangi bir sakınca ve hukuki sorun olmadığını, kredi kartı ile de işlem yapabileceklerini söyledikleri biliniyor. Üstüne üstlük çekilişle araba, cep telefonu ve tablet gibi hediyeler verdiklerini söylemeleri, birçok bilinçsiz yatırımcının kandırılmasına neden oluyor.
Normal şartlarda Türkiye’de faaliyet gösteren forex şirketlerinin SPK’dan izin almadan herhangi bir çekilişle hediye vermeleri mümkün değil. Hatta bu çekiliş ödülü bir forex kitabı bile olsa izin alamayabiliyor. Ama bu dolandırıcılar rahatça çekiliş yapabiliyor.
Bilinçsiz dememizin nedeni, mevcut koşullar ve SPK tebliğleri hakkında bilgi sahibi olan bir yatırımcı, yurt dışı firmalarla işlem yapmanın yasak olduğunu da bilecektir. Zaten bu dolandırıcılar, bilgi sahibi olan kişilere pek ulaşmıyorlar. Diyelim ki ulaştılar; yaptıkları işin yasal olmadığını söylediğiniz zaman ya cevap vermiyorlar ya da SPK’nın kendilerine hiçbir şey yapamayacağını söylüyorlar. Web siteleri engellense bile VPN gibi eklentilerle sürekli açık kaldıklarını veya farklı bir domaine yönlendirerek mağdur etmelerini dile getiriyorlar. Tabii, yerseniz…
Yapılan araştırmalara göre forex düzenlemesi sonrasında bu dolandırıcılar nedeniyle yatırımcıların % 80’i zarar etmiş ve daha da kötüsü hakkını arayamamış. Yapılan forex düzenlemesinin nedeni ise “yatırımcıların büyük kayıplar yaşadığı ve kazanç/zarar oranı arasında uçurum olduğu” şeklinde açıklanmıştı. Ama şu an görünen tablo, yatırımcıların yine % 80 gibi ciddi bir oranda kayıp yaşadıklarını gösteriyor. Üstelik bu sefer herhangi bir hak da talep edemiyorlar.
Anlayacağınız kişiler bilinçlenmedikten sonra yasaklar hiçbir işe yaramıyor ve sonuçlar çok daha kötü oluyor!
