Ekonomik göstergeler yatırımcıların, kazanç fırsatlarını değerlendirmesine yardımcı olur. Aynı zamanda ekonomiler bir bütün olarak analiz edilebilir.
Gayri safi yurt içi hasıladan tüketici fiyatları endeksine kadar birçok ekonomik gösterge, ülke ekonomilerinin değerlendirilmesinde kullanılır. Yatırımcılar ise bunlara göre portföylerine yön verirler.
Şimdi yatırımcıların kesinlikle izlemesi gereken ekonomik göstergeleri öğrenelim:
Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH)
GSYİH, belli bir dönemde ülkede üretilen tüm nihai mal ve hizmetlerin piyasa değerini temsil eder. Rakam genellikle nominal ve reel olarak iki şekilde verilir.
Reel GSYİH, parasal değerdeki değişikliklere göre ayarlanır. Geniş kapsamı göz önüne alındığı zaman GSYİH, finansal piyasalar tarafından en çok izlenen göstergedir.
Bir ülkenin GSYİH’sinin genişlemesi, büyüyen bir ekonominin göstergesidir. Daralma ise ekonominin yavaşladığını gösterir.
Bir ülkenin tahmini GSYİH büyüme oranı, uygun bir kamu borcu seviyesini belirlemek veya ülke içinde faaliyet gösteren şirketlerin büyüme ihtimalinin olup olmadığını belirlemek için kullanılır.
İstihdam Göstergeleri
Bir ülkenin vatandaşlarının üretkenliği ve zenginliği, ekonomik başarının nihai belirleyicisidir. İşgücü, maaş bordrosu ve işsizlik verileri gibi göstergeler, kaç vatandaşın istihdam edildiğini gösterir.
İstihdam göstergelerinin bir önceki verilere ve dönemlere göre artıp artmadığı araştırılır. Aynı zamanda kazançlarındaki artış veya düşüş de takip edilir.
Finans piyasaları, özellikle gelirin büyük bir kısmını yurt içi tüketici harcamalarından elde eden gelişmiş ülkelerde bu istihdam göstergelerini dikkatle izler.
İstihdamda görülecek bir düşüş, genellikle tüketici harcamalarında düşüşe neden olur. Bu da GSYİH istatistiklerine ve genel ekonomik büyüme beklentilerine zarar verir.
Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE)
TÜFE, hanehalkı tarafından satın alınan tüketim malları ve hizmetlerinin fiyatlarındaki değişiklikleri ölçer.
Endeks, periyodik olarak toplanan temsili kalemler örneğinden alınan fiyatlar kullanılarak oluşturulan istatistiksel bir tahmindir.
Çoğunlukla bu ölçü, bir ülkenin para birimini olumlu veya olumsuz etkileyebilecek bir enflasyon göstergesi olarak kullanılır.
Finans piyasaları, enflasyon belirtileri için TÜFE rakamlarını dikkatlice izler. Yükselen enflasyon, daha yüksek faiz oranlarına ve azalan kredilere yol açabilir.
Deflasyon yani enflasyonun eksiye düşmesi de istenen bir durum değildir. Çünkü bu durum, daha düşük faiz oranlarına ve daha fazla borç vermeye neden olur.
Merkez Bankası Tutanakları
Merkez bankası tutanakları, gelecekteki politika eylemlerine işaret edebilecek değerli ekonomik yorumlar içeren resmi bültenlerdir.
Merkez bankaları, para politikasını oluşturur. Böylece bir ülkenin ekonomisi üzerinde önemli bir kontrol uygular.
Finans piyasaları, merkez bankacılarının geleceğe dair ipuçları için alenen söylediği her kelimeyi yakından izleme eğilimindedir.
ABD merkez bankası FED, her bir bölgesel FED’in mevcut ekonomik koşulları hakkında anekdot niteliğinde bilgiler için Bej Kitabı isimli rapor yayımlar. Benzer şekilde diğer merkez bankaları da düzenli olarak bu raporları açıklar.
İmalat ve Hizmet PMI Verileri
Kısaca PMI olarak anılan Satın Alma Yöneticileri Endeksi, Markit Group ve Tedarik Yönetimi Enstitüsü tarafından geliştirilen bir ekonomik göstergedir.
İşletmeleri aylık olarak sorgulayan endeks, satın alma yöneticileri tarafından mal ve hizmetlerin edinimini yansıtır. En önemli iki anketi ise imalat ve hizmet PMI olarak anılır.
Finans piyasaları bu iki endeksi, temel öncü ekonomik gösterge olarak izler. Çünkü şirketler talep azaldıktan sonra hammadde satın almazlar. Bu ise ekonomi bir sorun olduğunun göstergesidir.
Bir ekonomide sorunlar yaşanıyorsa perakende satışlar veya tüketici harcamaları gibi diğer raporlar da öncelikli öneme göre takip edilir.
